Hayvanlar için mücadelesine 9 yaşındayken başlamış, tür ayırt etmeksizin tüm hayvanların özgürce yaşama haklarına sahip çıkmış ve bunun için ömrü boyunca var gücüyle çalışmış olan henüz 32 yaşındaki Burak Özgüner’i 10 Kasım 2019 günü büyük bir üzüntüyle uğurladık. Burak Özgüner Türlerin Yaşam Hakkı programına bu sene 7 Ağustos ve 30 Ekim tarihlerinde iki defa konuk olmuş ve yakından takip ettiği, bizzat çalışmalarına katıldığı TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu’nun raporunu değerlendirmişti.
Yazı: Işıl Karaelmas| Açık Radyo | 11 Kasım 2019
“Sizin derneğin adı Deneye Hayır Derneği değil mi? Yoksa Hayvan Hakları İzleme Komitesi olarak mı bahsedeyim? Bir de Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu üyeliğin de var değil mi? Seni nasıl tanıtacağım ben??” diye sormuştum Burak’a, onu konuk etmeye hazırlanırken. “Canım bizde dernek bolluğu var, koleksiyon yapıyoruz” yazıp güldü. Şahit olduğu onca acıya ve mücadelesinin zorluklarına rağmen tanıdığım en sıcak, en samimi ve candan insanlardan biriydi. Daha bu sene tanışmış, sadece birkaç defa görüşmüştük ama hep hayatımda olacağına inanıp çok sevindiğim, birlikte hayvanlar için bir sürü iş yapabileceğimiz, oturup saatlerce de muhabbet etmek isteyeceğim biriydi Burak…
Hayvan hakları mücadelesine nasıl girdiğini 7 Ağustos tarihli programımızda anlattı. Dokuz yaşındayken yaşadıkları yerde sistematik olarak köpeklerin öldürüldüğünü fark etmiş ve arkadaşlarını da dahil ederek Bahçeköy Hayvansever Çocuklar Kulübü’nü, Türkiye’de hayvan hakları alanındaki ilk çocuk örgütlenmesini kurmuştu. Daha sonraki yıllarda eğitimi için gittiği bir mezbaha ziyareti sonrasında nasıl vegan olmayı seçtiğini anlattı. Ve sonrasında da mücadelesini nasıl genişlettiğini…
Hayvan hakları mücadelesinde karşılaştığı en büyük zorluğun, tanık olduğu olaylar karşısında aldığı travmayla baş edememek olduğunu ifade etmişti. Kurucularından olduğu Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) çatısı altında yayınladıkları hak ihlalleri raporu için vakaların detaylarına hakim olmak zorunda olduklarını, fakat bu sürecin ardından kendilerini iyileştirmeye zaman ve fırsat bulamadıklarını anlattı. Şöyle diyordu: “O kadar çok fazla acıyla, travmayla karşılaşıyorsun ki, onlarla başa çıkabilmek ve onun sonucunda da kendini iyileştirebilmek baya bir yetenek isteyen bir şey. Ve aslında bizim mücadelede yaşadığımız en büyük sorunlardan biri bu; kendimize çoğunlukla vakit ayıramıyoruz; yaşadığımız ve tanık olduğumuz travmalar karşısında kendimizi iyileştirebilecek zaman ve enerjiyi bulamıyoruz. Aktivistlerin de kendine zaman ayırması çok önemli…”
Burak Özgüner, Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM)’in Koordinatörü, yeni kurulan Deneye Hayır Derneği’nin Yönetim Kurulu Üyesi, Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu Kurucular Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Bianet ve Sivil Sayfalar yazarıydı. Hayvan hakları mücadelesinde de, ailesi ve arkadaşları için de yeri doldurulamayacak bir insandı. Cenazesinde aktivistler, milletvekilleri, belediye yetkilileri, hak savunucuları, avukatlar, sanatçılar ve sivil toplum temsilcileri hep bir aradaydı. Türkiye’deki tüm canlı türlerine, kediden kuşa, kazdan yunusa, danadan fareye kadar her bir türe uygulanan hak ihlallerine hakimdi; tüm hayvan türlerinin koruyucusu ve savunucusuydu. Bu gezegende, Türkiye’de, tanıdığı tüm insanların ve tüm türlerin kalbinde hiç bir zaman silinmeyecek ve unutulmayacak bir iz bıraktı.